Obezite tedavisinde başarılı bir sonuç elde edebilmek için hastalığa neden olan faktörlerin belirlenip ortadan kaldırılması gerekir. Aksi halde verilen kilolar kısa sürede geri alınabilir ve sorunlar tekrarlayabilir. Obezite tedavisinde vücut ağırlığının 6 ayda %10 azalması, obezitenin yol açtığı sağlık sorunlarının önlenmesine önemli katkı sağlar. Ancak hastalığa neden olan faktörler giderilmediği sürece kalıcı bir iyileşme mümkün değildir.
Özel Batı Hastanesi Obezite Merkezi’nde, obeziteye yol açan sebepler belirlendikten sonra farklı branşlardan uzmanlar birlikte çalışarak tedavi yöntemini planlar. Bu multidisipliner yaklaşımda; Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Beslenme ve Diyet, Obezite Cerrahisi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon, Psikoloji gibi alanlar sürece dâhil olur ve tedavi kişiye özel olarak şekillendirilir.
Yeme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam dışında birçok endokrinolojik hastalık obeziteye sebep olabilir. Bu nedenle her obez bireyin endokrinolojik açıdan değerlendirilmesi tedavinin ilk adımıdır. Erken dönemde başlanılan tedavi daha kalıcı sonuçlar verir.
Cushing Sendromu, hipotiroidi, insülin direnci, Polikistik Over Sendromu, genetik sendromlar ve bazı hormon bozuklukları obeziteye yol açabilir. Ayrıca metabolik bozukluklar, sağlıklı beslenme programına uyumu zorlaştırabilir. Bu nedenle endokrinolojik değerlendirme yapıldıktan sonra gerekli ilaç tedavileri düzenlenir. Ardından beslenme ve diyet uzmanı, test sonuçlarına ve hastanın özel durumuna uygun program planlar.
Ayrıca Özel Batı Hastanesi Obezite Merkezi’nde hastalar cerrahi açıdan da değerlendirilir ve en doğru tedavi planı kurul kararıyla belirlenir.
Obezite tedavisinde en önemli basamaklardan biri kişiye özel beslenme programıdır. Beslenme ve Diyet Uzmanı, hastaların alışkanlıklarını ayrıntılı olarak değerlendirir, vücut analizi ile yağ, kas ve su oranını tespit eder ve buna göre beslenme planı oluşturur.
Ameliyat planlanan hastalarda, operasyon öncesi ve sonrası diyet programları tedavinin başarısını artırır.
Obez hastaların fizyolojik sorunlarının yanında sosyal ve psikolojik açıdan da desteklenmesi gerekir. Geçmişte başarısız diyet girişimleri, sosyal baskılar ve özgüven eksikliği tedavi sürecini zorlaştırabilir. Bu nedenle hastanın kendine ve tedaviye inanması çok önemlidir.
Özel Batı Hastanesi Obezite Merkezi’nde, psikolojik destek tedavinin ayrılmaz bir parçası olarak sunulur ve kalıcı kilo kontrolü hedeflenir.
Obezite tedavisinde kullanılan ilaçlar, tek başına bir çözüm değildir; sadece destekleyici rol üstlenir. Asıl tedavi, yaşam tarzı değişiklikleri ve multidisipliner yaklaşımla sağlanır.
Fizik tedavi, obezite tedavisinde diyetin yanı sıra önemli bir destek sağlar. Hastalar Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon uzmanı tarafından değerlendirilir ve program kişisel özelliklere göre planlanır.
Kas-iskelet sisteminin korunması, eklem hastalıklarının önlenmesi ve düzenli egzersiz alışkanlığının kazandırılması tedavinin önemli parçalarıdır. Egzersiz programları Faz I (pasif dönem) ve Faz II (aktif dönem) olarak planlanır.
Beden kitle indeksi 40’ın üzerinde olan ve diyet-egzersize rağmen kilo veremeyen hastalarda,
Beden kitle indeksi 35-40 arasında olup diyabet, hipertansiyon veya uyku apnesi gibi ek hastalığı olan bireylerde cerrahi yöntemler tercih edilir.
Obezite cerrahisi, sadece kilo kaybı değil; diyabet, hipertansiyon, uyku apnesi ve yüksek kolesterol gibi ciddi sağlık sorunlarında da iyileşme sağlar.
Ciddi psikiyatrik sorunlar,
Tedavi uyumunu sağlayamayacak hastalar,
Madde veya alkol bağımlılığı,
Anesteziye engel sağlık sorunları.
Hipertansiyon kontrolünde düzelme,
Diyabet hastalarında kan şekeri düzenlenmesi,
Kalp-damar hastalığı riskinin azalması,
Uyku apnesinin düzelmesi,
Solunum sıkıntılarının hafiflemesi,
Hayat kalitesinde artış.
1. Mide Bandı
Laparoskopik yöntemle mide girişine yerleştirilen bant sayesinde küçük bir mide cebi oluşturulur. Ayarlanabilir olması avantajdır ancak bant kayması, yutma güçlüğü gibi riskler bulunabilir.
2. Tüp Mide Ameliyatı
En sık uygulanan yöntemdir. Midenin büyük kısmı çıkarılarak iştah hormonu salgısı (grelin) azalır. İştah kontrolü kolaylaşır, mide kapasitesi küçülür.
3. Gastrik Bypass
Mide hacmi küçültülür ve bağırsaklarla yeni bağlantı kurulur. Yemek miktarı ve emilim azalır. Daha zor ve geri dönüşsüz bir ameliyat olsa da etkin bir yöntemdir.